Türkiye Kupası'nda grup maçları bitti. Kimine göre sürpriz, kimine göre değil, birçok sonuç alındı. Ama her zamanki gibi, tam "Türk işi" bir olay gerçekleşti. Çeyrek finaller için yapılan kura çekiminde aynı gruptan çıkan bütün takımlar birbirleriyle eşleşti. Dünyada kupa kura çekimlerinde pek görülemeyecek bir olay; ama konu Türkiye olunca, olan bitene şaşırmıyorsunuz. Basit bir kura çekimini bile anlaşılamayacak hale sokmak bize özgü bir davranış olsa gerek.
Olay bununla bitse, iyi. Kupa finalinin nerede oynanacağı daha yeni belli oldu. Kayseri bu final için doğru karar olabilir. Ama bunun bile bir adabı olmalı. Kupanın ilk tur maçları başlarken finalin yeri belli olmalı. Belki başaramayacaklar; ama kupa finalinin kendi şehrinde oynanacağını bilen bir takım, hangi ligden olursa olsun, daha farklı motive olur. En azından maça ayrı bir heyecan getirir. Bunu da beceremiyoruz. Yani neresinden tutarsanız, elinizde kalan bir sistem. Her şeyi "Nasıl olsa hallederiz" ruh haliyle yaptığımız için, plansızlık hayatımızın bir parçası olduğu için, bir adım ileriye gidemiyoruz. Gittiğimizi zannediyoruz, ama kendimizi kandırıyoruz.
Son sekize kalan takımlardan sadece birinin Süper Lig dışı olması da üzerinde düşünülmesi gereken bir sorun. Tek maçlı eleminasyon sistemi her zaman sürprizlere açıktır. O maça çıkan alt lig takımı, neyi varsa sahaya yansıtıp, maçı kazanmaya oynar. Bu yüzden Avrupa'da (özellikle Fransa'da) kupa finallerinde alt liglerden takımlar görürüz. FA Cup maçları her İngiliz takımının ve taraftarlarının Premier Lig'den bir takımı eleme hayalleri kurduğu maçlardır. Büyük bir takımla eşleşmekten mutluluk duyarlar. Şehir canlanır. Bunu da incelemeye üşeniyoruz. Rekabeti ve insanların oyuna olan sevgisini canlandırmak istiyorsanız, bu detaylara biraz daha dikkat etmenizi öneririm.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder