8 Nisan 2012 Pazar

RENK KÖRÜ

Istırabın ikinci perdesi de bitti sonunda. Yıllardır 2 perde olarak izlediğimiz oyun bu sene 3 perde. Neden? Çünkü beylerin keyfi böyle istedi. Dumanını durmadan içlerine çektikleri purolarının ucundaki külleri yine halıların altına attılar. İçerisi pislik dolu. Biz bunu biliyoruz zaten, ama onlar ve ağa babaları Digiturk, hayallerinde yaşattıkları dünyada çok mutlular. Her şey o kadar güzel ki! Heyecan dorukta. Önümüzde 6 güzide hafta daha var. Üstelik 4 büyükler sahada. Adı da şanına yakışır olsun: Süper Final.

Bu sezonun göreceli olarak en başarılı takımı Galatasaray Play-Off'lara önemli bir puan farkıyla girecek diye düşünür sistemi bilmeyen biri. Ama olmaz, olamaz. Burası Türkiye! Aldığın puanları yarıya bölerler, aynı puan sistemiyle devam ederler. Çünkü Türk futbolunu yönetenler en ufak bir matematik zekasına sahip değildirler. Bu muhteşem sistemi ortaya çıkarırken adet yerini bulsun diye bazı akil adamlara elbet danışmışlardır, ki birinin Uğur Meleke olduğunu biliyoruz, ama yine bildiklerini okumuşlar ve ortaya bu durum çıkmış. En basitinden örnek vermek gerekirse; normal sezon sonunda birinci ve ikincinin puanları "90-81" olsaydı, Play-Off'ta "45-41"; "91-82" olsaydı, "46-41" olacaktı. "Ben yaptım, oldu"cular işlerini iyi becermiş.

Elinizi taşın altına sokup bir karar veremediniz. Sezonu geç başlattınız. Haftada neredeyse 3 maç oynattınız. Taraftarları daha önce hiç olmadığı kadar ayrıştırdınız. Kadınları ve çocukları bir cezanın öğeleri yaptınız. Türkiye Kupası maçı olduğunun farkına bile varamadım bazen. Belki Ziraat Bankası bile olmamıştır! Şimdi sezon bitti. Ziraat Türkiye Kupası'nda yarı finale kalan takımlardan Play-Off'ta olmayanlar haftalarca 1 maç için antrenman yapacaklar.

Sadece ânı düşünerek karar verdikleri için onlar da şaşırıyorlar. Eminim ki "Nasıl oldu, hayret?" diyorlardır. Allah yardım etti de yukarıdaki matematik haksızlığına kimse uğramadı. Ama yaptıkları yapacaklarının teminatıdır diye düşünüyorum. Önümüzdeki yıllar çok daha büyük sıkıntılara gebe. Ama sadece bize sıkıntı! Onlara göre her şey kusursuz. Kusur bizim bu kepazelikleri izlemeye devam eden gözlerimizde.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder